23 Eylül 2014 Salı

Araftayım

Arafta olmaktan korktuğunuz oldu mu hiç ? Cennetle cehennemin arasında kalmaktan. Hani iki şeyin arasında kalmaktan. Birini seçsen diğerinde gönlün kalır, diğerini seçsen ötekinde. Ama birinin senin için cehennem olduğuna diğerinin de cennet olduğuna eminsindir. Cehennemin kötülüğü ne yaşayacak olma merakın seni çeker, cennette rahat olacağını bildiğin için seni çeker. Ama aslında hangisinin senin cehennemin olduğuna da emin değilsindir. Araftır bu işte ne olacağını bilmeden arada kalmak. Birini seçtiğinde yaşadığın ufak bir kötü olayda hemen keşkelere yönelirsin ''diğerini seçseydim böyle olmazdı işte'' cümleleri. Kararsızlık. Hele seçmek zorunda kaldığın şeylerden biri geçmişinde kalmaksa anıların seni daha çok çeker kal der. Belki bu anıları başka bir zamanda yaşayamayacaksın. Kaybetmeyi göze alıyor musun der. Yeni olan şey de dürter. Tebdil-i Mekanda Rahatlık Vardır sözünü boşuna söylememişlerdir der. Yeniliğe ihtiyacın var der. Ama sen yeniliğin getireceklerinden korkarsın geçmişte kalmaya karar verirsin. Ama ya geçmiş daha çok canını yakarsa. Yakmaya devam ederse kaldırabilecek gücü kendinde bulabilir misin? İşte ne düşüneceğini ne yapacağını bilemezsin. Ya geçmişte kalıp acısıyla tatlısıyla güzel anılarınla yaşamaya devam edersin. Ya da yeniliği seçer seni bulacak yeni maceraları beklersin.
Sen hangisini seçersin peki olduğun yer mi, yeni yer mi?


Okurken http://www.youtube.com/watch?v=OCi_fZ2r0xA dinleyin ;) Benden size gelsin :)

2 yorum:

  1. Çok güzel bir yazı olmuş.Bence insan böyle bir durumda kalbinin sesini dinlemeli ona göre hareket etmeli.

    YanıtlaSil
  2. Teşekkürler, umarım herkes sizin söylediğiniz gibi yapar :)

    YanıtlaSil