Nefes..
Aslında herkesin ihtiyaç duyduğu bir araç.
Tabi öncelikle kişiler nefes kelimesine hangi anlamda bakıyor bu sorunun cevabı öğrenilmeli. Çünkü nefes bazıları için sadece oksijen olarak görülse de bazı kişiler nefese çok daha farklı anlamlar yükleyebilir.
Ben mesela... Nefesi tanımlarken boğazımdaki düğümü ortadan kaldıran bir şey olarak görüyorum. Şey demek de doğru değil aslında, bir çözüm bir kurtuluş. Belki de özgürlük.
Boğazımdaki düğümün ortadan kalkması oldukça önemliydi benim için. Kalkmıştı da ancak olmuyor işte. Bazı şeylerin konuşulup ortadan kaldırılması gerek, yarım kalan şeylerin tamamlanması gerek. En acısı da bunların tamamlanmayacağını ortadan kalkmayacağını bilmek. Çünkü bazen öyle şeyler yaşanır ki tamamlanamaz herhangi bir çözüme kavuşturulamaz. Bu sebeple de nefes alamazsın ve o salak düğümden kurtulamazsın. Sadece görmezden gelirsin. Durduk yere gözlerinin dolmasını görmezden gelirsin, en mutlu olduğun zaman asılan suratını görmezden gelirsin, kendi kendine konuşmalarını görmezden gelirsin, en berbatı kalbinde nefesini kesen bir acı hissettiğinde bunu görmezden gelirsin.
Çünkü bilirsin eğer bu yaşadığın şeyleri görmezden gelip çığlık atarsan çözüm bulamayacaksın. Kimse sesini duymayacak, sesini duyurmak istediğin kişi seni duymayacak. Öyleyse çığlık atmanın ne önemi var ki? Hayatının normal olduğunu sanmaya devam et, kendini mutlu san, başkalarına aşık olduğunu düşün. Hayat böyle daha kolay!
Nefesten nerelere kadar geldik değil mi?